Yönetimde Adalet
Resulullah (sav) yöneticiliğe çok önem verirdi. Çünkü
bilirdi ki bir yörenin ihyası adil yönetim, dolayısıyla da adil yönetici ile
sağlanabilirdi. Bu bağlamda, idarecilik görevi isteyen Ebu Zer’e: “Ey Ebu Zer!
Görüyorum ki sen zayıfsın. O (yönetim sorumluluğu) ise, bir emanettir. O, onu
hakkıyla alan ve o hususta üzerinde olanı yerine getiren kimse dışında, kıyamet
günü utanç ve pişmanlıktır.»
Gazali idarecilere altın değerinde tavsiyeler
bildirmiştir. Şöyle ki:
“İnsanlarla muamelelerinizde daima kendinizi bir vatandaş, diğerinin de
sultan (yönetici vs.) olduğunu düşünerek hareket etmelisiniz.”
Aslında bu tavsiye sadece yöneticilere değil, özelde kamu çalışanlarına
genel olarak da tüm insanlara yöneliktir. Başta yöneticiler olmak üzere
herkesin bu tavsiyeyi uyguladığını düşünün; her gittiğimiz yerde sultan
muamelesi görmez miyiz? Annemizin, babamızın çocuğumuzun sultan muamelesi
görmesini istersek karşımızdakilere sultan muamelesi yapmaya
başlamalıyız.
Gazali’nin tavsiyenin bir benzerini Ömer b. Abdülaziz'den de duyuyoruz: Ona
"Adaleti tarif et" diye sorulunca şunları söylemiştir: "Sizden
yaşça büyük olanların çocuğu, yaşça küçük olanların babası, denginiz olanların
ise kardeşi olunuz.”
Gazali şöyle devam eder: “Ey sultan! Önce, insanları idare etmenin
kıymetini biliniz; onun tehlikelerini de öğreniniz. Çünkü liderlik büyük bir
nimettir. Eğer onu hakkıyla yerine getirirseniz, kendisinden sonra başka
mutluluk düşünülemeyen bir mutluluğa ulaşırsınız. Şayet onun hakkını yerine
getirmeyip zulümden geri durmazsanız, kendisinden sonra ancak kâfirliğin
olabileceği bir bedbahtlığa düşersiniz.” Dolayısıyla idareciliğe talip
olanların idareciliğin maddi ve manevi tehlikelerini öğrenmeleri gerekir ki
dünyasını, özellikle de ahiretini heder etmesin.
Yönetici sadece kendi yaptığı işlerden sorumlu değildir. Aynı zamanda emri altındakilerden ve aracı olduğu kişilerden de sorumludur. Bu nedenle emri altındakileri her zaman denetlemenin yanı sıra geri dönüş kanallarını da basitleştirmelidir. Böylelikle yöneticiye ulaşmanın kolay olduğunu bilen görevliler, yanlış yapmaktan çekinerek hem vatandaşı mağdur etmeyecek hem de kendi dünya ve ahiretlerini de yakmayacaktır.
Yazımızı şöyle bir duayla bitirelim. Ya Rab, bize lütfettiğin görevleri
hakkıyla yapabilmek ve huzuruna yüz akıyla çıkmak için kuvvet ver.
Amiiin Amiiin Amiiin. Kaleminize yüreğinize sağlık Defterdarım.
YanıtlaSilAllah razı olsun sevgili hocam
Sil