İsimden İtibara: Davranışların Aynası
Arapçada "Herkes kendi ismiyle anılır"
anlamına gelen bir atasözü vardır. Bu söz, insanın toplum içindeki duruşunu ve
kişisel değerlerini sorgulatan derin bir mesaj taşır. Toplum içinde yaşamak,
yaşamın doğal bir gereğidir. Küçük topluluklarda insanlar birbirini tanır ve
davranışlarına daha fazla özen gösterir. Çünkü yanlış bir davranış
sergilediklerinde, toplum tarafından kınanmak olasıdır. Ancak kınama genelde
yüz yüze yapılmaz; oysa ölçülü bir uyarı, kişiye kendini düzeltme fırsatı
sunar.
Toplum genişledikçe ya da birey, tanınmadığı bir
çevrede bulunduğunda, gerçek karakterini gizleyebilir. Ancak erdem sahibi
kişiler, her durumda öz değerlerini korur. Tıpkı altın gibi; altın, çamurda da
atlas kumaşta da değerini kaybetmez. Bu durumu anlatan güzel bir atasözümüz
vardır: "Asil azmaz, bal kokmaz."
Bazen insanlar, farkında olmadan yanlış davranışlar
sergileyebilir. Örneğin, yerlere çöp atmak, kötü bir alışkanlık hâline
gelebilir. Ancak daha medeni bir çevrede bireyler, bu tür davranışlardan
utanır. Kırık Cam Teorisi'ne göre, çevredeki düzensizlik ve kirlilik,
bireylerin daha fazla çöp atmasını teşvik eder.
Umre ziyareti sırasında, arkadaşımla yolda gördüğümüz
çöpleri toplarken yere çöp atan bir kişiyi utandırdığımızı fark ettik. O an,
doğru bir davranışın ne kadar büyük bir fark yaratabileceğini anladık.
Öyle bir hayat yaşayalım ki ismimiz anıldığında,
"Bu kişi böyle bir şey yapmaz," denilsin. Rabbim, ismimizin hayırla
anılacağı bir yaşam nasip etsin.
Yorumlar
Yorum Gönder